Endüstri 5.0 Sürecinde KOBİ’lerde Değişime Yön Vermek İçin Duygusal Zekadan Yararlanma 

Değişim yönetimi becerileri, ileri teknolojileri insan merkezli inovasyonla birleştiren Endüstri 5.0’ın bir parçası olarak çok daha önemli hale gelmiştir. Endüstri 5.0, otomasyon ve insan yaratıcılığı arasında bir denge kurmayı ve özellikle de insanların duygusal refahına önem vermeyi amaçlamaktadır. Dolayısıyla bu sektörde inovasyon, kişisel ilişkiler ve işbirliği ile ifade edilmektedir. KOBİ’lerin bu değişikliklere nasıl ayak uyduracakları hâlâ bir sorun teşkil etmektedir. Duyguları anlama, idare etme ve etkileme yeteneği olan duygusal zeka, kuruluşların yeni çalışma biçimlerine sorunsuz bir şekilde adapte olabilmelerini sağlama çabalarında hem İK liderleri hem de çalışanlar için önemli bir araç olarak görünmektedir.

Değişimin Yönetilmesinde Duygusal Zekanın Rolü

Duygusal Zeka, İK profesyonellerine değişim sürecinde işgüçleriyle yeterince ilgilenebilmeleri için gerekli donanımı sağlaması açısından değişim yönetiminde önemli bir rol oynar. Değişim, özellikle de günümüzde teknoloji çok hızlı ilerlediğinden, genellikle stres ve direnç yaratacak bazı belirsizliklerle gecikecektir. Goleman’ın (1995) DZ modeli, öz farkındalık ve öz düzenlemenin, liderin değişime karşı kendi duygusal tepkilerini yönetmesini ve örnek olarak çalışanlara güven vermesini destekleyen kilit yetkinlikler olduğunu öne sürer. DZ’nin önemli bir bileşeni olan empati, İK liderinin çalışanların endişelerini anlama ve geçiş sürecinde onlara duygusal destek sağlama kapasitesini olumlu yönde etkiler.

Mayer ve Salovey’in araştırması, yüksek duygusal zekaya sahip liderlerin diğer insanlar üzerinde daha büyük bir etkiye sahip olduğunu ve bu sayede onların güven ve açıklık seviyelerini yükseltebildiklerini vurgulamaktadır. Sonuç olarak, çalışanlar kurum içinde bir değişim yaşandığında açık iletişime daha fazla katılacaklardır. Çalışanların kendilerini daha değerli hissetmelerini sağlayabilirler, bunun sonucu olarak da yeni bir yaklaşıma veya teknolojik yeniliğe karşı dirençlerinde ciddi bir azalma olacaktır. Endüstri 5.0 geleneksel işyeri rollerini yeniden şekillendirirken, insan-makine işbirliği arasındaki bu uçurumun kapatılmasına ve çalışanların kendilerini güvende ve motive hissetmelerine destek olabilecek olan, İK liderlerinin sahip olduğu yüksek DZ seviyesidir.

Değişim için Destekleyici Bir Ortam Yaratmak

Değişimin gelişmesi için elverişli bir ortama ihtiyaç vardır. Dolayısıyla Duygusal Zeka, İK liderlerinin esnek, açık ve işbirliğine dayalı bir çalışma kültürünü teşvik etmelerini sağlar. Bu, çalışanlara endişelerini dile getirmeleri ve yargılanma korkusu olmadan inovasyon fikirleri üzerinde düşünmeleri için güven veren psikolojik güvenliği içerir. Edmondson, 1999 tarafından yürütülen bir çalışmada, psikolojik güvenliğin hızlı değişimin yaşandığı ortamlar bağlamında ekip öğrenmesi ve uyum sağlama açısından önemli olduğu bulunmuştur.

Duygusal zekaya sahip liderler, güven inşa ederek ve proaktif sorun çözücüler yaratarak bir çalışanın değişim hakkında ne hissettiğini kabul edebilir. Bunu sık sık kontroller, geri bildirim mekanizmaları ve meydana gelen değişikliklerin şeffaf bir şekilde iletilmesi yoluyla yapabilirler. Araştırmalar, duygusal zekaya sahip liderlerin yönetimindeki ekiplerin dönüşüm dönemlerinde daha fazla yenilik ve bağlılık gösterdiğini ortaya koymuştur (Goleman vd., 2002).

Çalışanların Güçlendirilmesi İçin Bir Araç Olarak DZ

Duygusal zeka sadece bir liderlik aracı olarak hizmet etmekle kalmayacak, aynı zamanda çalışanların değişen ortamlarla başa çıkabilmeleri ve uyum sağlayabilmeleri için de geniş fırsatlar sunacaktır. Örneğin, empati ve öz düzenleme, çalışanların stres düzeylerini yönetmelerine ve yeni sorumluluklar veya teknolojiler konusunda esnek olmalarına olanak tanır. Çalışanların duygularını ve bu duyguları yönetme yollarını fark etmelerini sağlamak, kişisel sorumluluk ve gelişim kültürünü aşılar; bu da insan gücüyle yaratıcılığın teşvik edildiği Endüstri 5.0’da vazgeçilmez bir faktördür.

İK liderleri iletişim, çatışma çözümü ve duygusal düzenleme alanlarında hedef eğitimler uygulayarak DZ’yi teşvik edebilir. Duhigg (2016) tarafından yapılan araştırma, DZ eğitimi alan çalışanların farklı ekiplerde çalışma, yeni teknolojilere uyum sağlama ve iş yerindeki en zor koşullarla esneklikle başa çıkma konusunda çok daha yetenekli olduklarının altını çizmektedir. Aslında REVIVE 5.0 projesinin kendisi de çalışanların Endüstri 5.0’ın zorluklarına uyum sağlamaları için gerekli olan DZ yetkinlikleriyle donatılmalarının gerekliliği üzerinde ısrarla durmaktadır.

DZ ile Geleceğe Hazır KOBİ’ler Oluşturmak 

Örneğin, Endüstri 5.0 ile ilgili kalmak ve gelişmek için, duygusal zekanın KOBİ’lerin İK uygulamalarının merkezine yerleştirilmesi gerekmektedir. Bu entegrasyon işe alım, performans değerlendirmesi ve liderlik gelişim programları ile ilgili olmalıdır. Aslında, İnsan Kaynakları Yönetimi Derneği’nin 2016 tarihli bir raporunda, İK uygulamalarında duygusal zekaya önem veren kuruluşların daha yüksek çalışan memnuniyeti, daha düşük personel devir oranı ve genel olarak daha iyi performans kaydettikleri belirtilmiştir.

Bu nedenle İK profesyonelleri, devam eden duygusal gelişimi desteklemek için 360 derece geri bildirim gibi geri bildirim mekanizmaları da dahil olmak üzere sürekli öğrenme süreçlerine odaklanmalıdır. Bu şekilde, esneklik ve uyum sağlama becerisi hem kişisel olarak daha fazla fayda sağlayacak hem de bir bütün olarak kurumun yararına olacaktır; çünkü kurum aynı zamanda KOBİ’ler için ortaya çıkan dijital dönüşüm ve küresel rekabet gibi zorlukların üstesinden gelebilecektir.

REVIVE 5.0 Bakış Açısı

REVIVE 5.0 projesi, insan kaynakları liderliğine duygusal zekanın aşılanması yoluyla Endüstri 5.0’ın KOBİ’lere getirdiği zorlukları ele almak üzere tasarlanmıştır. Bütünsel eğitim programları, atölye çalışmaları ve simülasyonlarla donatılan proje, İK liderlerini kuruluşlar genelinde değişimi yönetmek için gerekli DZ yetkinlikleriyle donatıyor. Bu doğrultuda REVIVE 5.0, işyerinde empati, işbirliği ve esneklik kültürünü geliştirerek KOBİ’lerin insani dokunuşlarını koruyarak teknolojik yeniliklere bağlı kalmalarını mümkün kılıyor.

Teknolojik gelişim ve insan yaratıcılığının bütünleştiği Endüstri 5.0’da duygusal zeka, değişim zamanlarında vazgeçilmez bir araçtır. İK liderleri, duygusal zekanın yardımıyla, organizasyonel başarıya katkıda bulunma rolleri için sorumluluk almalarını sağlayacak destekleyici ve uyarlanabilir bir çalışma ortamı yaratabilirler. REVIVE 5.0 projesinin de altını çizdiği gibi, duygusal zekayı İK uygulamalarına dahil etmek, sürekli gelişen endüstriyel ortamda başarılı olabilecek geleceğe hazır KOBİ’ler inşa etmenin anahtarıdır.

Referanslar:

Edmondson, A. C. (1999). Psychological safety and learning behavior in work teams. Administrative Science Quarterly, 44(2), 350-383.

Goleman, D. (1995). Emotional Intelligence: Why It Can Matter More Than IQ. Bantam Books.

Goleman, D., Boyatzis, R., & McKee, A. (2002). Primal Leadership: Realizing the Power of Emotional Intelligence. Harvard Business School Press.

Mayer, J. D., & Salovey, P. (1997). What is emotional intelligence? In P. Salovey & D. Sluyter (Eds.), Emotional development and emotional intelligence: Educational implications (pp. 3-31). Basic Books.

Society for Human Resource Management. (2016). Employee Job Satisfaction and Engagement Report.

Duhigg, C. (2016). What Google Learned From Its Quest to Build the Perfect Team. The New York Times Magazine.